Ulus Devletler ilk olarak Batı Avrupa’da meydana gelmiştir. Bu dönemde merkezi kuvvetler güç kazanırken çevre yapıların güçleri azalmıştır. Bu durumun çeşitli nedenleri vardır. İlk olarak İstanbul’un fethiyle birlikte büyük topların, feodallerin geçilmez surlarını yıkmasıyla feodal devletler bir bir yıkılmıştır. İkincisi ticaretin gelişmesiyle, coğrafi keşiflerle ticaret merkezleri oluşmuştur. Merkezler çevreden altınları, ticaret mallarını toplamıştır. Bu dönemde burjuvazi güç kazanırken, soylular güç kaybetmiş ve ekonomik anlamda burjuvalara bağımlı hale gelmişlerdir.
Bu dönemde burjuvalar kan üstünlüğü yerine eşitlik, adalet, insan hakları gibi kavramları kullanarak krallıklardan ulus devlete geçişi sağlamışlardır. Burjuvaların isteği doğrultusunda halk ulusallaşma bilincini kavrarken ortak dil, din, tarih, kültür gibi kavramları benimsemiştir. Uluslaşma sürecinde özgürlük, mücadele, kurtuluş gibi kavramlar edebiyatta, şiirde, tiyatro da sık sık kullanılmıştır.
Bu eser, yazarın hazırlamış olduğu milliyetçilik çalışmalarının ilk kez basılmasıyla ortaya çıkmıştır. Milliyetçilik, Siyaset Bilimi, Siyasi Tarih konularında makale, ödev, araştırma yazılarına kaynaklık etmek, kaynakça araştırması sunmak amacıyla hazırlanan çalışmaların derlemesinden oluşmuştur. Bu kitapta Alman Milliyetçiliği ve İskoç Milliyetçiliğinin ortaya çıkış süreci, Kutuplaşma kavramı ve etnik sorun, çatışma ve savaş kavramları ele alınmıştır.
