Toprak, Bitki ve Su; insanoğlu başta olmak üzere, tüm canlılar için temel hayat kaynağı ve yaratılışın en önemli unsurlarının başında gelmektedir. Bu doğal kaynaklar ile canlılar sürekli bir kullanım ve etkileşim içerisindedir. Bu unsurlar ekosistem içerisinde adeta bir fabrika gibi çalışarak tüm canlılara maddi ve manevi çok çeşitli faydalar sağlamaktadır. Yaşamın temel kaynağı olan bu değerlerin ekosistemin bir parçası olarak sürdürülebilir bir şekilde kullanımı gerekmektedir Türkiye’nin farklı jeolojik yapısı ve çeşitli toprak gruplarına sahip olmasının yanında, üç farklı fitocoğrafik bölge ile zengin bir biyoçeşitlilik barındırması, üç tarafının denizler ve dağlar ile kaplı olmasıyla birlikte zengin toprak ve su kaynaklarına da sahip olması, farklı ekosistemdeki canlılar açısından son derece önemlidir. Ülkemizde bu potansiyele sahip yerlerinden birisi de Bingöl ilimizdir. Bingöl ili, Fırat-Dicle yağış havzasında yer almakta olup, Doğusunda Muş, batısında Tunceli ve Elazığ, kuzeyinde Erzurum ve Erzincan ile güneyinde Diyarbakır illeri yer almaktadır. Bingöl’ün yüzölçümü 825.300 hektar olup, bu oran Türkiye’nin yaklaşık % 1,1’ine denk gelmektedir. Yüksek dağlık ve engebeli yapısından dolayı farklı ekosistemlerin ortaya çıktığı bir bölgemizdir. Ayrıca geçit bölgesinde bulunması dolayısıyla birçok canlı için yaşam ortamı oluşturmaktadır. Genelde Bingöl için eskiden beri söylenen “İnsanı, Havası, Suyu ve Toprağı Mutedil” ifadesi de çok manidardır. Bingöl ili Toprak, Bitki ve Su kaynaklarının genel olarak incelendiği bu kitapta; “Bingöl Toprakları”, “Bingöl Bitki Örtüsü” ve “Bingöl Su Kaynakları” ile ilgili genel çalışmalar yer almış ve bundan sonraki araştırmalara da örnek teşkil edecek şekilde hazırlanmıştır.
