Bir disiplinde yer alan bilgi, düşünme yolları, model ve çözümleme biçimlerinin bir diğer disiplinin bilgi birikimi, görüş ve yaklaşımlarıyla bütünleştirilip harmanlanması şeklinde özetlenebilecek disiplinlerarası yaklaşımlarla yürütülen çalışmaların merkez disipline bilgi, düşünme ve çözümleme kapasitesi bakımından önemli avantajlar sağladığı bilinmektedir. Elinizdeki çalışma; birey ve toplumun kültürel üretim ve tüketim faaliyetlerinin bütüncül biçimde anlaşılmasında folklorun bilim dünyasına sağladığı yararın benzerini disiplinlerarasılığın da folklora nasıl sağlayabileceğini alkışlar ve kargışlar örnekleminde gözler önüne sermektedir. Herhangi bir disiplinde olduğu gibi -araştırma alanları bakımından genel olarak karmaşık konuları kapsayan- folklor çalışmalarında da yeni fikirlere ve bakış açılarına duyulan ihtiyaç her geçen gün artmaktadır. Halkbiliminin inceleme alanına giren konuların insan ve kültür faktöründen kaynaklanan çok yönlülüğü ve değişkenliği onun başta antropoloji, arkeoloji, biyoloji, dilbilim, edebiyat incelemesi ve çözümlemesi, fizik, felsefe ve teoloji, güzel sanatlar, iletişim ve medya, sağlık bilimleri, sosyoloji, psikoloji ve sosyal psikoloji, tarih ve sanat tarihi olmak üzere çok sayıda çalışma alanıyla iletişim, etkileşim ve entegrasyonunu zorunlu kılmaktadır. Bu bakımdan günümüzde diğer kültür disiplinleri gibi halkbiliminin ve bu alandaki çalışmaların da disiplinlerarası iletişim ve etkileşimler bağlamında nasıl yönetilebileceği konusu tartışılmayı beklemektedir. Söz konusu tartışmalara katkı sunmak ve karmaşık konuların sınırları itibariyle birden fazla disiplinin inceleme alanı içine girebileceğini ve dolayısıyla da birden fazla disiplinin görüş ve yaklaşımlarından yararlanılarak daha kapsamlı ve bütüncül biçimde çözümlenebileceğini ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmanın insan ve toplum bilimlerinin çeşitli disiplinlerinde -özellikle de çok yönlü, derin yüzeyli ve karmaşık konular üzerinde- çalışan araştırmacılar için yararlı olacağını umuyoruz.
