BÖLÜM 1 Göç ve Beslenme
BÖLÜM 2 Göç ve Üreme Sağlığı
BÖLÜM 3 Göç ve Ruh Sağlığı Sorunları
BÖLÜM 4 Toplum Sağlığı Çerçevesinde Göçmenlerin Barınma Hakkı
BÖLÜM 5 Göçmenlerin Sosyal Farklılıkları ve Toplumsal Uyumları
BÖLÜM 6 Ebeveyn Göçü ve Geride Kalan Çocuklara İlişkin Risk Faktörleri
BÖLÜM 7 Göçmen İşçilerin Karşılaştığı Sorunlar ve Toplum Sağlığı
BÖLÜM 8 Türkiye’de Göçmen Çocuk İşçiler Sorunu: Kayıp Bir Kuşak
BÖLÜM 9 İklim Krizi Kaynaklı Göç ve Toplum Sağlığı
BÖLÜM 10 Travmadan Kurtulan Göçmenlerle Çalışan Profesyonellerde İkincil Travmatik Stres Tepkileri
Göç insanların zorunluluk veya tercihlerinden öte toplumların yaşadığı bir gerçekliktir. Yalnız yer değiştirme olmayan göç, yaşamları biyolojik, psikolojik ve sosyal yönden etkileyen çok boyutlu bir olgudur. İnsanlık tarihi kadar eski olan bu olgu, zamanla her dönem içinde sosyal, ekonomik ve politik dinamiklerle şekillenmiş ve günümüzde toplumların hayatını, kültürleri ve bireysel deneyimleri yeniden şekillendirmektedir. Göçün sadece coğrafi bir hareketlilik olmadığını, ayrıca biyopsikososyal etkiler oluşturduğunu anlamak büyük önem taşımaktadır.
“Göç: Biyopsikososyal Yansımalar”, kitabı insan üzerindeki göçün etkilerini bir bütün olarak ele alırken, bireylerin ve toplulukların yaşadıkları deneyimleri, karşılaştığı zorlukları ve bu süreçteki dönüşümleri anlamaya yönelik multidisipliner bir bakış açısı sunmaktadır. Kitap, göç yaşayan bireylerin beslenme, üreme, ruhsal sağlığa etkilerinden, sosyal farklılıklar ve toplumsal uyumlarına, barınma sorunlarına, göçmen işçilerin sorunlarından, çocuk işçilere, ebeveyn göçünün ardında kalan çocuklardan, iklim krizi kaynaklı göçe ve travma sonrası göçmenlerle çalışan profesyonellerde ikincil travmaya kadar geniş bir yelpazede incelemeler yapmaktadır.
Göçmenlerin göç öncesi, göç sırası ve sonrasında karşılaştığı travmalar, belirsizlik, zorlu yaşam koşulları, kötü beslenme, kimlik ve aidiyet problemleri, sosyal dışlanma, işsizlik ve ekonomik zorluklar gibi meseleler göç sürecinin biyopsikososyal yönlerini anlamada önemli açılımlar sağlamaktadır. Ayrıca, bu kitabın amacı, göç olgusunun yalnızca bir ekonomik ve siyasi bir toplum sorunu olarak değil, insanların subjektif deneyimlerinin, toplumsal bağlarının ve kültürel kimliklerin yeniden şekillendiği bir süreç olarak anlaşılması gerektiğini vurgulamaktır.
Kitap, akademisyenlere, araştırmacılara, politika yapıcılara ve göçmenlerle çalışan sağlık profesyonellerine, göçün etkilerini anlamaları ve bu alanda daha etkili stratejiler geliştirmeleri, yeni araştırmalara ışık tutmayı ve bu alanda yapılacak çalışmalara ilham kaynağı olmayı hedeflemektedir.
Sonuç olarak, kitap göçün yansımalarını anlamada göçmenlerin yaşadığı deneyimlerin birbiriyle ne kadar ilişkili olduğunu ve bu sorunların bireylerde biyopsikososyal etkilere yol açtığını fark ederek toplumun ge- nel sağlığına katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Göç, bireylerin ve toplumların yaşamlarının yeniden şekil- lendirilmesinde, göç sürecinin tüm boyutlarıyla daha kapsamlı bir şekilde anlaşılması gerektiği inancıyla sunulmuştur.
Kitaba kıymetli bilgi ve deneyimleriyle katkı sağlayan bütün bölüm yazarlarına en içten teşekkürlerimi su- narım.
Berna ERSOY ÖZCAN
