Osmanlı devlet düzeninde devşirmelerin özel bir önemi ve yeri olmuştur. Osmanlı devlet düzeninde devşirmeler, yeniçeri örgütlemesi içinde askeri alanda ve yine saray düzeni içinde devlet yönetiminde etkili ve hatta belirleyici rol üstlenmiştir. Zaman zaman devletin en üst makamlarına kadar (Sadrazamlık) yükselmişler ve devleti yönetmişlerdir. Yönetimleri döneminde de bir kısım devşirme Osmanlının politikasına ve çıkarına yugun hareket etmişse de bir kısmı da devşirme olmanın hıncını ve zulmünü Türk halkına yansıtmış ve Kuyucu Murat Paşa örneğinde olduğu gibi büyük katliamlar yapmış ve aman dileyen anadolu insanına yanıtı; "Vurun Şu Pis Türklerin Başını" olmuştur.
Osmanlı döneminin bu zoraki devşirmelerinin yerini bugün Gönüllü Devşirmeler almıştır. Bu gönüllü devşirmeler de, Osmanlıya ihanet eden zoraki devşirmeler gibi ülkelerine ihanet içindedirler. Yeni Dünya düzeni adı altında egemen ülkelerin emperyalist emellerine hizmeti kendilerine şiar edinmişler ve ulusal politikalarımızı Amerika Birleşik Devletleri'ne endekslemiş ve ekonomimizi de IMF ve Dünya Bankasına Emanet Etmişlerdir. İşte, Yılmaz Dikbaş bu çalışmasında daha nice gönüllü devşirmenin kimliğini öğreterek ülkemizin nasıl bir kuşatma altında olduğunu hayretle ve ibretle göstermekle, bağımsızlığımızın yeniden kazanılmasında yürünmesi gereken Atatürkçü bir yol haritası çizmektedir.
(Arka Kapak)
