“Her adım atışımda, zamanda her, bir an daha ileriye doğru gidişimde içimde keşkeler kopuyor, keşke her şeyi değiştirebilsem diyordum. Sahi, zaman hep böyleydi değil mi? Tarih boyunca yenemediği canlı bırakmadı hiç. Sonra insan geldi ve gerçekler yerine kafalarındaki gerçeklere inanmaları için onları teşvik etti. İnsanın en büyük kısıtlayıcısı ve doğuştan köle olmasının en büyük sebebi oldu.”
“Normallik algısı ve bir gruba ait olma eğilimi insanın içinde yüzyıllardır süregelen bir şey ve insan, her an normalleşmek istediğinden kendisi ve “Normal” adı altında yapılan baskıları iyi olarak kabul edip başkalarına ve çoğunlukla yakınlarına uygular. “Normal” olarak tanımladığımız insan grupları her seferinde çoğunluğu oluşturduklarından azınlığı baskılarlar çünkü aynı baskıyı kendileri de görmüştür. Zamanla kendisi bu baskıya alışır ve onun iyi olduğuna inanmak ister, bu yüzden o baskıdan hiçbir şekilde vazgeçmek istemez. Bu baskı bir noktadan sonra nefrete dönüşür ve insanlar arası kutuplaşmanın temelini atar. Sonra ne mi olur? Hah! Tam bir kaos ortamı.”
Kafamdaki Gerçek, yalnızca ölen karısını geri getirmeye çalışan bir bilim insanını anlatan bilim kurgu kitabı değil, aynı zamanda iç dünyasıyla da savaşan ve zamanla özgürlüğün kölesi olan bir dâhinin dram dolu hayatını konu edinen psikolojik gerilim kitabıdır. Okurken olayın akışına kapılacak ve içinde yolculuk yapmaya başlayacaksınız.
Gözlerimi kapadım, gerçeği gördüm.
Çünkü rüyalar, kafamızdaki gerçeklerdir.
