Pazarlama işletme başarısının önemli bir belirleyicisidir. Pazarlama, sadece işletmelerin yaşamsal öneme sahip bir fonksiyonu değil, aynı zamanda tüketici olarak hepimizin yaşam tarzını, standartlarını ve tüketim biçimlerini de etkileyen hatta belirleyen geniş bir çalışma alanıdır. Bugün ihtiyaç hissettiğimiz ürünlere kolaylıkla ulaşabiliyorsak, tam isteğimize uygun tasarlanan ürünler tek tıkla kapımıza kadar gelebiliyorsa, keyifli vakit geçirdiğimiz ortamlara, nitelikli hizmetlere sahip olabiliyorsak, bunları pazarlama faaliyetlerine borçlu olduğumuzu daha iyi biliyoruz.
Giderek artan yüksek rekabet ortamı, tüketiciler açısından daha yüksek değer yaratabilmek için daha nitelikli pazarlama yapmayı zorunlu kılmaktadır. Tıpkı yaşamlarımız gibi pazarlama faaliyetleri de giderek gelişip çeşitleniyor. 2000’lerin başlarında işletmelerin gündeminde olmayan elektronik ticaret, dijital pazarlama, arama motoru optimizasyonu, sosyal medya pazarlama, büyük veri gibi konular bugün faaliyetlerin odak noktalarını oluşturmaya başladı. Ticari hayat artık müşteri merkezli olmayan bir işletmenin yaşamasına izin vermiyor. Başta teknoloji olmak üzere tüm çevre unsurlarının yarattığı bu dinamik ve rekabetçi ortamda işletmelerin hedef kitleleri için değer yaratmaya devam edebilmeleri, büyüme ve kârlılıklarını koruyabilmeleri daha yüksek standartlarda pazarlama faaliyetleri yürütmelerini zorunlu kılmaktadır.
Pazarlamanın toplumsal yaşamda ve işletmelerimizin başarısında sahip olduğu önem, bu alandaki bilgi ve eğitim ihtiyaçlarını da artırmakta ve çeşitlendirmektedir. Bu noktada akademiye düşen görev, pazarlama alanında ihtiyaç duyulan bilgileri üretmek ve bu alanda çalışacak olan profesyonelleri eğiterek toplumsal yaşamın gelişmesine katkıda bulunmaktır. İşte bu kitap pazarlama eğitimi ile ilgilenen öğrenci ve akademisyenler için önemli bir boşluğu doldurmaktadır.
