Bu kitaptaki yazıları 1993 yılında yayınlamam teklif edince o gün için güncel olduğunu ve gerek oyuncular, gerek yönetmenler gerekse oyun yazarları ile paylaşabileceğim yazılar olduğunu düşünüp sevinç-le kabul etmiştim.
İsmini “Ne için tiyatro” değil de “NİÇİN TİYATRO” olarak seçmem de bir dikkat çekme şaşırtması yapacağım zannı idi.
Kitabın baskısı yıllar içinde tükendi. Şimdi bu yazıları o zamanki halinin tıpkı basımı olarak gerçekleştirdik. Ön sözde de belirttiğim gibi, yazdıklarım ile bu 35 yılı aşkın SANATA EVET serüvenimin nasıl bir düşünme ve kişisel sorgulama döneminden geçtiğini sizlere belgelemiş oluyorum.
1993’den 2021’e kadar olan süreçte SANATA EVET düşüncesinde daha netleştim. 1993-2015 ve 2015-2021 arasında geçirdiğim değişim ve gelişmeleri burada anlatmayacağım. Ama bu kitaptaki yazılarda kullandığım “sanatçı” kelimesini artık kullanmıyorum. Meslek kavramını yeri geldikçe beceri olarak da tanımlıyorum. SANAT kavramını ise çağın yaşama ve düşünme biçimi olarak tanımlıyorum artık.
Wittgenstein’ın dediği gibi “… bir kavramın anlamı onun tanımıyla saptanır; yani bir kavramın neye işaret ettiğini bilmek demek o sınıfa giren bütün disiplinlerin ortak özelliklerini bilmek demektir. Bunlar kavramın özünü teşkil eder.”
O halde içinde bulunduğumuz milenyumda şimdi sıra SANAT kavramını böyle anlamaya geldi! SANATAEVET bu anlamda bireyin kendisini tanıyarak geliştirmesi vizyonudur.
Birey olmak ve estetik değer sahibi olmanın anahtar ismidir.
Ben de bu ismin bilincine, kendi sürecimde ulaşmaya çalışıyorum. Her gün keşiflerde bulunuyor, kendimi hâlâ daha iyi tanımaya çalışıyorum. Yaşamı, durumları, durumların aktörleri olanları izliyor, inceliyor, anlamaya çalışıyorum.
Bu da benim hep yoğun olduğum uğraşlar içinde olmama neden oluyor.
Bu kitaptaki yazılar, bu uğraşlarımın bir kısmı olan, o zaman dönemindeki düşünce biçimimi yansıtıyor.
Bu günkü düşünce biçimimin oluşması sürecini yani..
Tamer LEVENT
