Felsefeyle ilgilenen ya da ilgilenmeyen herkes tarafından “Düşünüyorum öyleyse varım” ifadesi bilinen ve kullanılan bir cümledir. Tabii bu iddianın sahibi olarak, felsefe tarihinin köşebaşı filozoflarından olan Descartes da isim açısından yaygın şekilde tanınır. Ancak isim olarak meşhur olmasına karşın, ülkemizde filozof üzerine yayımlanan telif çalışmalarının neredeyse yok denecek kadar az olması ilginç bir tezat oluşturmaktadır. Oysa içinde bulunduğumuz modern dönemi etkileyen modern felsefenin başlatıcısı kabul edilen Descartes’ın, pek de anlamını sorgulamadığımız bu iddiasının izini sürmek belki de yaşadığımız çağı daha iyi anlamamıza imkan sağlayacaktır.
Descartes’ın bilim ve felsefe görüşleri yaşadığı çağda ve daha sonraları pek çok eleştiriye maruz kalmasına rağmen, onun felsefe tarihindeki konumunu göz ardı etmek mümkün değildir. Çünkü o, yeni bir dönemin başlatıcısı olmuş, felsefesindeki argümanlar, sonra gelen filozoflarca değişik şekillerde geliştirilerek Aydınlanma ve modern çağın yolu açılmıştır. Bu çalışmada Descartes’ın bilgi anlayışı ele alınırken, özellikle onun bilginin kaynağı ve değeri konusundaki çözümleri incelenmiştir. Elbette bu araştırma “Düşünüyorum, öyleyse varım” iddiasını nasıl temellendirdiğini ortaya koymakla kalmayıp, bu iddianın temele alınarak kurulduğu bir felsefe sisteminin özelliklerini de gösterecektir. Filozofun hayatı ve bilgi felsefesi kavramı ile giriş yapılan bu kitabın, bir filozof olarak Descartes’ın daha yakından tanınmasına aracılık ettiği kadar, bilgi felsefesi araştırmalarına da katkı sağlaması umulmaktadır.
