Sosyal medya, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldiği bu çağda, medya deneyimimizi kökten değiştiren bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak, bu değişimlerin yanı sıra, sosyal medyanın beraberinde getirdiği bilgi kirliliği, manipülasyon ve algı yönetimi gibi sorunlar da giderek artış göstermektedir. Elinizdeki "Yeni Medya Okuryazarlığı ve Medyaya Güven" adlı bu kitap, sosyal medyanın olumsuz yönlerine karşı bir savunma aracı olarak sunulan yeni medya okuryazarlığının ilkelerini, tarihçesini ve etkilerini inceleyerek yeni medya okuryazarlığının medyaya duyulan güven açısından rolünün anlaşılmasına yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Kastamonu Üniversitesi'nde okuyan Z kuşağı öğrencileri üzerinde yapılan kapsamlı bir araştırmaya dayanarak kaleme alınan bu kitap, sosyal medya okuryazarlığı ile güven arasındaki karmaşık ilişkiyi anlamamıza yardımcı olmak için, yeni medya okuryazarlığının bilinçli medya tüketimi üzerindeki etkisini tartışmaktadır.
Yeni medya okuryazarlığı, medyaya güven duymak için sahip olmamız gereken yegâne unsur olarak ön plana çıkmaktadır. Nitekim, bilgiyi seçme, değerlendirme, yayma ve üretme süreçlerinin sorumluluk ve bilinç düzeyi yüksek ‘okuryazar’ bireyler tarafından yürütülmesi, bilginin güvenilirliğini arttırmalıdır. Ancak, yeni medya okuryazarlığı becerileri, medyaya duyulan güveni arttırırken gerçekten de medyayı daha güvenilir bir ortam yapmakta mıdır?
